15 Temmuz 2016 Saat 21.50 civarında ülkemizde ilk anda kimsenin tam olarak ne olduğunu anlamadığı sonrasında Fetullahçı terör örgütü tarafından ülkenin bütünlüğüne,mevcut hükumetin varlığının sonlandırılmasına ilişkin bir kalkışmanın olduğu vahim bir olay yaşandı..
Devletin hemen hemen her kademesine sinsice yerlemiş Fetullahçı terör örgütü, dış destekçilerininde yardımıyla İstanbul ve Ankara başta olmak üzere metropol şehirlerimizde stratejik tüm kurumlara baskınlar yaparak yönetimi ele geçirmek istedi.Gözü dönmüş bu darbe kaçkınları sivil vatandaşlarımızın üzerine kurşun sıkarak , tanklarla ,helikopterlerle, uçaklarla akılları,vicdanları zorlayarak vahşice şerefsizce bir vahşete imza attılar.Milletin temsilcilerinin olduğu Türkiye Büyük Millet Meclisini bombalama namussuzluğunu dahi yapmaktan kaçınmayan bu vatan hainlerinin hedefindeki esas isim, Milletin oyuyla seçilmiş Cumhurun Reisi Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'dı.Cumhurbaşkanının tatil için bulunduğu Marmaris'teki otele baskın yapıp,Sayın Cumhurbaşkanımızı öldürmeyi bile düşünecek kadar alçaldılar. Ancak onların hesabı ALLAH'ın hesabından üstün değildi.Basına yansıdığı ve Sayın Cumhurbaşkanımızın beyanıyla Sayın Cumhurbaşkanımız bulunduğu oteli on beş dakika önce terk etmişti.Darbe girişiminin ilk anından Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'ın cesaretli duruşu ve " Tüm Milletimi Sokaklara Sahip Olmaya Çağırıyorum"tarihi cümlesiyle darbe kaçkınlarının planları bozuldu.Halk bir anda meydanlara çıktı.Ölüme meydan okuyarak,"irademe dokunma" ve "darbeye hayır" diyerek bu darbe kaçkınlarına geçit vermedi.
Cumhurbaşkanımızın tarihi çağrısı tüm yurtta olduğu gibi Hınıs'ta 'da yankı buldu.Hınıs Halkı topyekün alanlara inerek demokrasisine sahip çıktı.Yaşlı,genç,kadın erkek ayrımı yapılmaksızın herkes alanlarda darbe kaçkınlarının bu kalkışmasının vatana ihanet olduğunu haykırdı.Hınıs'ta ortak değer "Bayrak" ve Ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'dı..Tüm ideolojiler,tüm renkler,Cumhuriyet Caddesinde "Demokrasime Sahip Çıkıyorum" anlayışı ile toplandı..Darbe kalkışmasının ilk anlarından itibaren Hınıs'taki ev ve işyerleri bayraklarla donatıldı.Karanlığın çökmesiyle beraber Demokrasi nöbetlerine başladı..Yüzlerce araçlık konvoylarla darbecilere adeta Hınıs'tan gözdağı verildi...
Hınıs uzun yıllardır bu birlikteliği yakalayamamıştı.Öyle ki;bu Demokrasi mitinglerini birilerinin organize etmesine gerek bile kalmıyordu.Bu, taraflı tarafsız tüm Hınıslıları ziyadesiyle memnun ediyor,,gurur kaynağı oluyordu.....
Darbelerin ne denli kötü bir kalkışma olduğunu bilenler, kendi tecrübelerinden bildikleri ölüm,zulüm,işkence ve yok olan insan onurunun ortaya koyduğu tramvayı çocuklarının yaşamamaları için meydanları bu darbe kaçkınlarına teslim etmedi.
Hınıs aslında tarihi boyunca dayatmalara hiç bir zaman prim vermemiştir.Mazisinde bu tür dayatmalara karşı duruş destanları yazılmıştır.Tarih yine tekerrür etti.Hınıs zorbaların dayatmasını kabul etmedi ve alanlarda ki yerini aldı.
Hınıs'ta kaybolan birliktelik ruhu bu olayla yeniden yeşerdi.Kahvehanelerde,işyerlerinde ,evlerde bir masa etrafında toplananların sayısı artık çok daha fazla...İnsanlar konuşabiliyor,tartışabiliyor,ortak tavır sergileyebiliyor artık...
Boşuna dememişler "bir nüsubet bin nasihatten iyidir"diye...Darbe kalkışması tüm Türkiye'yi birbirine sıkı sıkıya bağladı.Ortak değerlerin farkına varıldı.Hınıs'ta bu kazanımlardan nasibini aldı.
Velhasıl Fetö Türkiye'nin eski Türkiye olmadığını anlamış oldu...
FACEBOOK YORUMLAR